2 Mayıs 2016 Pazartesi

Türkiye Laiktir, Laik Kalacak.

30 Nisan 2016
Cumartesi

Muğla'dan Bodrum'a gelecek olan 36 bisikletçiyi Milas'ta karşılamak için, saat 10.30 da Bodrum'dan yola çıktım.



Amacım, bacağım kırılmadan önce yaptığım 2 saat 15 dakikalık rekorumu yinelemek.



Bana Torba'dan katılıp eşlik edecek olan Muammer, buluşacağımız benzincide yok.
Benzincinin içinden çıkarken bir arkadaş, "Muammer yola çıktı." deyince basıyorum pedallara.



30 dakikada 10 km.
Ortalama 20 km yi tutturdum şimdilik.



Hiç mola vermeden, suyumu idareli kullanarak Muammer'e yetişmeye çalışıyorum.



18 km yi 1 saatte aşmışım.
Yokuşlar yüzünden tempom düşmüş.



Yokuşlardan sonra hızlanmışım.
30 km 1 saat 22 dk.



Milas'a 16 km kala ufukta bir bisikletli.



Sonunda Muammer'e yetişiyorum.
Zaten o da ben yetişeyim diye düşük tempoda pedallamış.



Milas'a giriş; 2. saat 15 dk.
Yaşasın, eski performansıma geri döndüm.



Milas'a iniş, zafer kutlaması şeklinde.



Milas'ın içine girmeyip, ilk markette yemek molası bitimi yola çıkacak arkadaşlarımızı karşılamak için bekliyoruz ama bir anlaşmazlık olmuş, onlar yol kenarındaki bir lokantada mola verdikleri için yola çıktıklarını görmüyoruz.



Bir süre bekledikten sonra telefon edip, çoktan yola çıktıklarını duyunca basıyoruz pedallara.



Bir süre sonra geride kalanları yakalamaya başlıyoruz.



Öndeki gruba yetişmek zor olacak anlaşılan.



Henüz 5 bisikletli geçebildik.



Ön grup belli ki hızlı.



Yokuşta yavaşlayan ve yol kenarında dinlenen bir kaç bisikletliyi de geçtikten sonra...



Mola yerinde yetişiyoruz diğerlerine.



Daha önce bir gezimizde bizleri portakala doyuran çiçekçi arkadaşlarımız yine bizleri ağırlıyorlar.



Burada 15-20 dk soluklanıyoruz.



Yeniden yola çıkma zamanı.



Bizi her fırsatta ağırlayan bisikletçi dostu arkadaşlara çok teşekkür ediyoruz.



Hava çok sıcak, dönüş sıkı olacak.



Bu tura Muğla'dan katılan, BBK'lı "Çılgın Bradırs".



Önden kopup giden bir grubun dışında bir de çok yorulanlar var.
Süpürücü kamyonet onları bir süre taşıyor.



Ben de onların durakladığı yerde elma ikramlarını kabul ediyorum.



Arkadan gelen diğer arkadaşlar da burada biraz soluklanıyorlar.



İşte Ümit' de geldi.



Süpürücü servis iyi numara.
Yorulan arkadaşlar gruptan kopmuyorlar böylece.



Milas çıkışında lastiği patlayan Oğuz' da bir süre kamyonetle yolculuk etti ama şimdi yeniden bisikletiyle devam edecek.



Bu elma molası iyi geldi doğrusu.



Oğuz gecikmeyi telafi etmek için daha sıkı basıyor pedallara.



Öncü grubun canavarlarından Taner.
Bodrum girişindeki duraklama noktasına çok önce varmış bile.



Taner, Ümit, Coka.
Muğla'dan buraya 110 km pedalladılar.



Ban de 100 km pedalladım.
Yorulduk mu ne?



Herkes yoruldu elbette.



Az yol değil..



Biraz dinlenmeyi hak ettik.



Bir toplu fotoğraf..



Bu gün 100 km yi devirdik.
Yarın da 60 km yapacağız.



Gruptan ayrılıp dükkanda noktalıyorum turu.



Gece Turunç'ta 2.5 saat gitar çalıp şarkı söyleyeceğim.
Eve gidip dinlensem iyi olur.


..........................................................................................................................................
-------------------------------------

1 Mayıs 2016
Pazar 



Bu günkü 60 km lik yarımada turu için Oasis önünde buluşuyoruz.



100 kişi üzerinde bir katılım bekliyoruz.



Fethiye, Köyceğiz, Söke ve Milas'tan gelecek arkadaşlar var.



Kaynaşalım..



Tanışalım..



Emrah, BBK başkanı olarak bu günkü turun detayları hakkında bilgiler veriyor.



İlk durağımız Dereköy olacak.
Oraya kadar çevre yolundan gideceğimiz için serbest sürüş yapacağız.



Dereköy' de toplanma.



Çay, su, soda, elma takviyesi.



Çok kalabalık bir tur oluyor.



İsmail ve Bahar.



Katılanların yarısını tanımıyorum ama bu turda bir çoğu ile arkadaş oldum.



Hatçe'yi zaten herkes tanır.



1 Mayıs  en güzel böyle kutlanır.



Diyorlar ki; kahvede bir amca konuşma yapacakmış.



87 yaşındaki bu amca bize Cumhuriyetin ne kadar önemli olduğunu ve sonuna kadar sahip çıkmamız gerektiğini öğütlüyor.
Aramızda Cumhuriyet cocuğu olmayan tek kişi bile olduğunu sanmıyorum.
(Belki 1 kişi vardır.)



Murat Dayanıklı bu gezide bayraktarımızdı.
Teşekkürler Murat.



Gölgede sohbet.



Yokuş öncesi, bisiklet sürerken dondurma yeme tekniklerini öğreniyoruz bu arkadaştan.



Değirmenlere kadar güzel bir yokuşumuz var önümüzde.



Ondan sonra, ver elini Gümüşlük.



Gümüşlük.



Buranın pastanesinin dere otlu poğaçası inanılmaz.



Bir de kedileri.



Çaylar ve ardından BBK'nın ikramı elmalar.




Her fırsatta kendini denize atan arkadaşların hiç biri bu gün yüzmedi.
Sohbet daha tatlı.



Yorumsuz.



Gittikçe çoğalıyoruz.



Gümüşlük, Gümüşlük olalı bu kadar bisiklet görmedi.



Büssürü bisiklet.



Büssürü bisikletçi.



Büssürü bisiklet.



Büssürü bisikletçi.



Her masada sohbet.



Herkes çok mutlu.



Herkes çok keyifli.



Rengarenk bisikletler..



Rengarenk insanlar.



Çok seviyorum hepinizi.



Gümüşlük çıkışında sayım yapılacak.



Say say bitmez.



Sıraya girdik bekliyoruz.



...



Gümüşlük sahilinden..



Tek sıra halinde..



Uslu uslu yola çıktık.



1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, ...



21, 22, 23, 24, 25, ...



37, 38, ...



49, 50, 51, 52, 53, 54, ...



73, 74, 75, ...



89, ...



103, 104, 105, 106, ...



121, 122, 123, ...



Bitmiyor... 132, 133, 134, 135, 136, 137.



Evet, tam 137 kişi olmuşuz.



Ben hariç 136 olacaktı.
Olmaz tabi.
Ben olmazsam 1 eksiğiz.



İyi ki varım.



Turgutreis Atatürk meydanında toplanma.



Arkalarındaki tekne çok yakıştı Çılgın Bradırs'a.
Yoksa bunlar korsan mı?



Burada toplanmamızın bir sebebi var.



Evet, fotoğraf çıkınmayı da çok seviyoruz ama..



Diyeceğimiz var.



"Türkiye"



"Laiktir"



"Laik"



"Kalacak"



Meydanı bu sözlerimizle inletiyoruz.



"Türkiye Laiktir, Laik Kalacak"



İşte şeker bir çift aramızda.



Evren, NeO Bike Dergi'nin 3 üncü sayısının kapak kızı olacak.



Henüz birinci sayımızı basamasak da umudumuzu kaybetmiyoruz.



İşte bu poz hiç fena değil.
Teşekkürler Evren.



Turgutreis-Akyarlar etabı, turun en hızlı etabı olacak.



Çünkü Akyarlar'da, BBK'nın ikramı öğle yemeğimizi yiyeceğiz.



Yine de fenerde fotoğraf molası veriyoruz.



Fotoroman oyuncusu olacakmışız her birimiz.



Yanlışlıkla bisikletçi olmuşuz sanki.



Burası da çok güzel ama..



Ağaçların gölgesi..



Muhteşem manzarasıyla, fener burnu herkesin çok sevdiği bir yer.



Yok, halay çekmiyorlar..
Yine fotoroman.



"Bi dakka abi, ışık böyle daha güzel. Çekiyorum, çeeeek...."



..tim."



137 kişinin toplanması zaman alıyor tabi.



Bu arada güzel pozlar yakalıyoruz.



Bir iki bisiklet bakımı..



Lastik şişirme..



..iki dedikodu olmazsa olmaz.



Haydi, yayılın arkadaşlar..



Biraz da yoğuşun.



Araya, yattığım yerden bu fotoğrafı da sıkıştırıvermişim.



Eski dostlar bir arada.



Yoğuştukça..



Daha bi samimi oluyoz gari.



Herkes hazır.



Beklenen mola.



Yazılı fotoğraf.



Seyhan en uzun turunu gerçekleştirdi bugün.
Tebrikler.



Bu hanım bisikletçi değil ama olsun.



Karnımız doydu, şimdi sohbet zamanı.



Önümüzde Bağla yokuşu var, iyi hazırlanmak lazım.



İlker'le foto-pişti.



Festival tadında bir tur oldu.



BBK hanımları yemek konusunda büyük destek verdiler.
Alkışlıyoruz onları.
Yandaki bey de bu kareye sızmış çaktırmadan.
O da tur boyunca teknik destek verdi. Ne zaman görsem bir bisikletin lastiğini şişiriyor ya da çıkan zincirini yerine takıyordu.
Cem'i de alkışlıyoruz.



Sezer bey de araç destekçisiydi.
Teşekkürler.



Selçuk ve Ooz Abi'miz.



Misafirlerimiz..



İyi ki geldiniz..



Sizlerle renklendi turumuz.



...



...



...



...



Kask aynası için teşekkürler.



NeO Bike Team'in yeni üyesi.



Sağlam bisikletçiler.



Gidiyoruz galiba..



Evet..



Önümüzde sağlam rampalar var.



Yola çıkmamız zaman alıyor.



"Son 5 dakkaaaa."



"Tamam abi, ne baarıyon, hazırız işte."



%14 eğimli yokuşları dinlenmeden tamamlayan bu hanımı saygıyla selamlıyorum.



Hücuuuuummmm....!



Tutmayın bizi..



Önce sakin yokuşlar..



... ki onlar da sıkıydılar.



İşte bu inişin ardından Bağla yokuşu başlıyor.
Bazı yerleri %14 eğimli bu yokuşlar kimileri için eğlence, kimileri için de işkence oldu.



Ben eğlence kısmına fena kaptırmışım kendimi, buraya kadar fotoğraf çekmeden gelmişim.



Şaka değil, seviyorum yokuşları.



İşte bu son yokuş da onlardan biri.
Namı diğer "Dilek Yolu".
Anladın sen!



Son mola, Bitez Dondurmacısı.



Yüzümüze bak, turun nasıl geçtiğini anla.



Arkadan gelen bir grup, Ortakent sahiline inmiş, o yüzden biraz geciktiler.



İşte onlar da geliyorlar.



Baharın ayağı uf olmuş.
Ufunu gösteriyor.



Uf sahibi oldu o artık.



Dondurma, 



Tatlı,



Dordurmalı tatlı.



Ben, dondurmalı treliçe yedim afedersiniz.



...



...



...



...



İhsan, çocukluğunda nasıl eşek yarıştırdıklarını anlatıyor burada.
Bir başka günlük yazımda o hikayeleri size aktarmayı düşünüyorum.
Bu gün değil.



Vedalaşma zamanı.



Bodrum dışından gelen arkadaşlarımızı uğurluyoruz.



Bu iki günde, toplam 170 km yaptı katılan arkadaşlarımızın bir kısmı.



Festival tadında geçen bu organizasyona emeği geçen herkese çok teşekkürler.



Şimdiden bri ikincisi için planlar yapılmaya başlandı bile.



Benim BeBeK'in ikiz kardeşi.



Bu da bir teknoloji harikası.
Üzerindeki özellikler saymakla bitmez.



İki kamyonet ve bir otobüse doluşup memleketlerine dönüyor misafirlerimiz.



Bizse şimdiden özledik onları.


...


..


.






Hiç yorum yok: